İlişkinin başlarında, bazen bir tarafın diğerine göre daha istekli olduğu ve duygularını daha yoğun yaşadığı durumlar olabiliyor. Ne var ki, çoğu zaman, safiyane niyetle oluşan bu yaklaşımın sonuçları iyi olmuyor. Demek oluyor ki, sadece iyi niyetli olmak yetmez!
Çok sevmek kötü bi’şey değilken neden kötü sonuç doğursun?
Ateş yakanlar bilir.. Ateş henüz yeni tutuşmaya başladığında küçük küçük, aralıklarla üflersiniz ki, ateş oksijen alsın ve tutuşsun. Ancak, daha yeni tutuşan bir ateşe, çok hızlı ve sürekli üflerseniz ateş alev almadan söner. İlişkilerin başı da bir nevi böyle.
İlişkinin başlarında neden diğer tarafa nazaran çok istekli hareket etmemek gerektiğini, insanın temel özelliklerine atıfta bulunarak, 7 maddede anlatmak istiyorum. İlişkinin sağlam temellerde yürümesini istiyorsanız, ilişkinin başında bu dengeyi sağlamalısınız:
1. İlişkinin başında çok fazla talepkar yaklaşım karşı tarafı ister istemez ürkütür. Neden beni bu kadar istiyor diye düşündürür. Başka nedenler aramaya başlar. Amacı ne diye düşünür? Niyetiniz kötü olmasa da bunu düşündürmek istemezsiniz.
2. Çok istekli görüntü vermek, karşı tarafta bir çaresizlik olarak nitelendirilebilir. İlla da olsun diye çabalarsanız, karşı taraftaki kişi, başka alternatifi olmayan biri olduğunuzu düşünebilir. Yeni tanıdığınız birini neden bu denli çok istediğinize anlam veremez. Herkese karşı böyle olduğunuzu sanıp, sizi, kimsenin ilgilenmediği biri olarak değerlendirebilir. Bu da, ister istemez, ‘başkalarının istemediği biriyse biraz geride durayım’ düşüncesini doğurur.
3. İnsan, genel olarak, zor olanı elde etmekten daha çok haz alır. Hiç çaba harcamadan elde ettiğinin değerini bilmez. O yüzden karşı tarafa da çaba harcama, bişeyler yapma imkanı da tanımak gerekir ki, ilişki onun açısından da değer kazansın. Siz değerli görüyorsunuz diye karşıdaki de öyle görecek diye bi’şey yok!
4. Eğer siz, istekli olduğunuzu çok vurgular ve karşı tarafa fırsat vermezseniz, karşı taraf ister istemez bu ilişkiye başlamanın kendi kararı olduğundan çok, sizin isteğinizi yerine getirme olarak algılayabilir. Yani, kendi istiyor olsa bile, kendi isteği sizinkinin göldesinde kalır. Her insan kendi kararlarını vermek ve uygulamak ister. Siz istiyorsunuz diye değil, ilişkiyi sahiplenmesi için gerekli zamanı ona tanımak gerekir.
5. Bir taraf diğerine göre çok fazla istekli olursa, zamanla, daha fazla istekli olan, beklediği derecede karşılık göremediğini algılamaya başlar. Bunu, hayal kırıklığı ve sitemkar bir üslup takip edebilir. Bu da, yeni başlamak üzere olan kırılgan bi ilişki için ölümcül olabilir.
6. Çok seven ve çok ilgi gösteren bir erkek olmakta sorun yok ancak, kadının isteklerini sürekli yerine getiren, hep merkeze kadını koyan biri olursanız ilişkideki güç dengesi bozulur. Kadın her ne kadar ince, anlayışlı bir erkek istese de, erkeğin karizmasından etkilenmek de ister. Sürekli kadının gözünün içine bakan bir erkek, kadın için çok çekici gelmez. Aynı şey kadın için de geçerli. Kadın erkek üzerinde hakimiyet kurmaya çalışırsa, bu da erkeğin gururunu zedeleyebileceğinden erkek geri adım atabilir.
7. Karşı tarafa göre çok istekli olmak, karşı tarafın kaldıramayacağı ağırlıkta duygu yoğunluğuna neden olabilir. Nasıl insan vücuduna faydalı olacak bir ilacı aşırı dozda alırsanız zarar verir, aynen o şekilde kaldıramayacak kişiye aşırı sevgi de geri teper. Sevginiz yoğun olsa da, onu, karşıdakinin çiğneyebileceği küçük parçalar halinde vermeniz gerek.
İlişkilerde taktik içeren davranışlar yapılmalı mı?
Herkesin buna vereceği cevap farklı olabilir. Hatta, vereceği cevap ile uygulaması bile farklı olabilir=)
Taktik derken, satranç oynar gibi, karşıdaki kişinin hareket ve eylemlerinin tahmin edilmesi ve buna göre davranılmasını kastediyorum. Duygunun yer almadığı, daha çok stratejik eylemlerin içinde olduğu..
Ben ilişkide taktik yapmaya karşıyım. Olacaksa bişey doğal olmalı. İçten geldiği gibi yaşanmalı. Ancak, bu, insan psikolojisini dikkate almamak gerektiği anlamına da gelmez. Yukarıda saydığım temel insan refleksleri herkes için geçerli. Sonuç iyi olsun istiyorsanız, kalbinizle birlikte aklınızı da çalıştırmanız gerek. Dengeyi korumazsanız ilişki er ya da geç yoldan çıkar.
Gökhan