sevmenin ve sevilmenin adabı

0

herşey sevmeyle başladı… evrenin içinde hayat, hayatın içinde sen, senin içinde evren… nasıl ki büyük patalamaydı evreni başlatan, senin büyük patlaman da sevmekti…

her insanin içinde var olan bir nüvedir sevgi. kaynağı namütenahidir. sen büyütmezsin, sen yetiştirmezsin, sen meydana getirmezsin onu. O, sen var olduğun andan itibaren vardır içinde. açmayı bekleyen bir tomurcuk gibi bekler ve mevsimi geldiğinde salkım salkım açılır. tutamazsın, engel olamazsın. çünkü, o artık patlamak zorundadır. çıkmak zorundadır içinden, etrafa saçılmak, yayılmak zorundadır. Ta ki sonsuzla bütünleşsin… O yüzden sevmek sonsuz olmaktır. O yüzden aşk sonsuzluktur.

sevgi, herkesin kullanmasını bilmediği bir silahtan çıkan serseri bir kurşun gibidir. Sen sevmeyi öğrenmezsin, sadece seversin. nedenini bilmez, sorgulamazsın, sadece artık sana yük olmaya başlayan o ağırlığı atmak istersin. ve rahatlarsın, yüzünde gülücükler açar, baharın geldiğini işte o zaman anlarsın. zahmetsizdir sevmek, bilmek öğrenmek gerekmez.

ama sevilmek öyle midir? sevilmek emek gerektirir. sevilmeyi bilmek gerektirir. herkes sevebilir ama herkes sevilemez. sevilmeyi bilemez çünkü. sevmenin yükü sanadır, ama sevilmenin yükü O’nadır. sevmek sorumluluk gerektirmez ama sevilmek gerektirir.

sen doğduğun andan itibaren anne sevgisi gibi kutsal bir duyguyla sevilirsin. bunun kıymetini bilmemeyi ta o günden öğrenirsin. O günden umarsızca tüketmeyi edinirsin. Her sevginin anne sevgisi gibi bitmeyeceğini sanırsın. soğurursun, sömürürsün, kıymetini bilemezsin. tüketirsin sadece. çünkü sevilmeye ehil değilsindir.

Önemli olan sevgiyi verebilmek kadar onu alabilmektir. o yükü taşıyabilmektir.

sen severken hesap yapma ama sevilirken dikkatli ol. Eflatun’un dediği gibi:
“Kimseye kendinizi ‘sevdirmeye’ kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi ‘sevilmeye’ bırakmaktır. Önemli olan; hayatta, en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır. ”

Kendini sevilmeye bırak, o sevgi gelip seni bulunca da kıymetini bilecek kadar hünerli ol. Önemli olan ona sahip olmak değil, az olsa da değerini bilmektir. Çünkü hayatta az olan şeyler değerlidir.

Gökhan

Tersine akmaz ki sular

0

How I Met Your Mother

1

Bugün bir televizyon dizisi ile ilgili yazmak istiyorum.. Çoğu kişinin izlediği ve beğendiği bir dizi.. How I Met Your Mother..
Bu diziyi ilk nasıl izlemeye başladım bilmiyorum ama ister istemez kendimi içinde buldum ve hep takip ettim. Hatta tüm bölümleri bir kaç kez izlemişimdir.. Aslında alt tarafı bir dizi büyütmeye gerek yok diye düşünülebilir.. Belki bir yönüyle sadece izlenip eğlenceli zaman geçirilen bir dizi sadece.. Ama dizinin asıl önemli yanı, dizinin sana ne verdiği değil senin onda ne bulduğun bana göre.. Peki ne mi buldum?

(daha&helliip;)

en güzel an hangisidir?

0

buraya bir şeyler yazmak çoğu zaman aklımdan geçiyor ama nedense aklımdakilerin çoğunu aktaramıyorum.

kelimeler kuş sürüsü gibi uçuşuyor aklımda. bir sıraya girip anlamlı cümleler oluşturmak için yarış halindeler sanki. zaman zaman bir araya gelseler de yansıması zaman alıyor. o zaman anlıyorum ki, bir şeyi bitirmek için başlamak gerekiyor. ben de bugün bundan bahsetmek istedim.

(daha&helliip;)

Yalnızlık da paylaşılır…

0

(daha&helliip;)

Dünyanın mı içi boş yoksa bizim mi?

0

Tutunmak
Pek çok neden bize neden ve ne için yaşadığımızı unutturuyor, pek çok neden de bunu zaten hiç öğrenememize sebep oluyor. Hayatı başarılı olmak, iyi bir kariyere sahip olmak, çok para kazanmak, çok yeri görmek, saygın bir mevkiye sahip olmak ya da bir sevgiliyle birlikte olmakla ölçmek ne kadar mantıklı diye düşünüyorum. Yoksa bunlar yürüdüğümüz yolun sonundaki hedefler değil de, nereye yürüdüğümüzü bilmediğimizden mutlu olmak için uydurduğumuz yalancı amaçlar mı? bütün bunlar boşlukta savrulmamak için tutunduğumuz sahte hedefler mi?

Elbette bunlar da gerekli ama hayatın amacı olabilirler mi?

Teknolojik kalpler
Arkadaş ya da sevgili olmak da, arkadaşından sevgilinden ayrılmak da artık o kadar hızlı gerçekleşiyor ki artık. Bilgisayarın bir tuşuna basmak gibi, bir anda silebiliyoruz herkesi.. Öylesine sahte güzelliklere tutunmaktansa asıl rotasını çizebilsek hayatın belki daha anlamlı olabilirdi.

Affetmek
Kimilerimiz hiç hata yapmadığını sanır, kimileri de hata yapmaktan ölesiye korkar. Halbuki öylesine doğal bir şey ki hata yapmak. Ne çok mağrur olmaya, ne de çok korkak olmaya gerek var. Ama sorun hata yapmakta değil. Hata yapanı affedebilmekte.

Neden telefonlarda ve bilgisyarlarda en çok ‘geri’ ve ‘silme’ tuşları yıpranır hiç düşündün mü?

Yalan ve Yalnızlık
Dil bilimcisi değilim ama etimoloji sevdiğim bir konu. Kelimelerin köklerini düşünmeyi seviyorum. Nedense yalan ve yalnız (eski dilde yalanız, yalanuz diye de geçer) kelimelerinin köklerinin benzeştiğini düşündüm. Sanki birbiriyle ilişkili gibiler. Sanki her yalan insanı yalnızlığa sürükleyen, insanın kendine vurduğu bir darbe. Sanki her yalan, yalnızlığa atılan bir adım.

Sevgi
Madem sevgi var etti bu dünyayı peki neden dünyada en az olan şey sevgi? Aslında düzeltiyorum sevgi az değil, para sevgisi, mal sevgisi, şehvet sevgisi çok fazla.. Peki insan sevgisi?
Nedenini ben söyleyeyim. İnsanı sevdiğin zaman onun da seni sevmesini istiyorsun. Ya sevmiyor üzülüyorsun ya seviyor ama kıymetini bilmiyor yine üzülüyorsun. Kıymet bilerek seven sayısı oldukça düşük. Ama bir eşyayı sevdiğinde onun da seni sevmesi gerekmiyor. Ona sahip olman yeterli. İnsana sahip olamıyorsun ancak sabırla onu kazanabiliyorsun. Tabi sabredebilirsen.

Ümit

0

Oturmuş bir deniz kenarında yahut bir tepede…
Geçmişi temaşa ediyor gözler…
Sözler geliyor akla, bu ana seza…
Boşa değil diyor bu ceza…
elbet bu hüsran boşa değil.
Etmiş olsa da masiva geçmişi talan…hayatı rezil…
Oysa gülüşlerin var sana kalan…
Her biri bir mebde-i hayat…
her saniyesi binlerce saat olan.

Öyleyse düşecekken Ye’se bir anda irkil.
Her yanı sarmış olsa da karanlık..
Ger göğsünü, karşısında dikil.
En ümitsiz olduğun anda…
Uzat ellerini… korkma… kalmaz havada…
Kimi yalnız komuş yaradan bu davada…
Boşa değil bu cefa…boşa değil bu hüsran keza…
Bir an-ı seyyale ömür, sanma ki maada…
Öyleyse bitecek bir gün, bitecek bu eza…

Hayattaki En Önemli Kural Nedir?

4

hayat sence garip mi yoksa anlamlı mı? sence basit mi yoksa karmaşık mı? uzun mu yoksa kısa mı?  oyun mu yoksa kurgu mu? yalan mı yoksa gerçek mi?

hepimiz her gün hayatla ilgili bir şeyler düşünür ya da söyleriz. hatta bugün başka söyler yarın başka söyleriz. bir gün hayat iyidir, başka gün kötüdür. acaba gerçekte hayat nedir? acaba hayat tek bir doğruya indirgenseydi bu doğru ne olurdu?

(daha&helliip;)

Go to Top